Logo
İSVİÇRE TIP UZMANLIĞI: MALLORCA, ZÜRİH, LONDRA, MARBELLA, OFFSHORE

13 Minutes

Tarafından düzenlendi ve tıbbi olarak incelendi THE BALANCE Ekibi
Gerçeklik kontrol edildi

Modern dönemde yüksek derecede artış gösteren anksiyete ve panik atak bozuklukları, toplumda büyük rahatsızlıklara yol açmakta ve hayat kalitesini azaltmaktadır. Bu tip sorunların tedavisinde ilaç tedavileri de önemli rol oynamaktadır. Bu ilaçların başında ise alprazolam etken maddesini içeren Xanax gelir. 

Anksiyete ve panik atakları önlemek için reçete edilen Xanax, bir benzodiazepin türü olarak öne çıkar. Yalnız Xanax aynı zamanda halk arasında korkulan ve uzak durulan bir ilaçtır ve tehlikeli bir üne sahiptir. Bunun sebebi hem güçlü etkileri hem de bağımlılık riskidir. Bu sebeple bu makalede Xanax nedir, nasıl çalışır, ne için kullanılır ve olası yan etkileri nelerdir gibi sorulara cevap aranacaktır. Bunun yanında Zanaks bağımlılık yapar mı ve bağımlılık tedavisi nasıl yapılır gibi genel endişelere de değinilecektir.

Xanax, panik atak ve anksiyete bozukluğu gibi rahatsızlıklara karşı kullanılan alprazolam isimli bir etken maddeye sahip reçeteli bir ilaçtır. Benzodiazepin isimli ilaç sınıfına ait olan aprazolam merkezi sinir sistemi üzerinde çalışır. Beyinde salgılanan bazı kimyasalları baskılayıcı olarak görev yapan bileşen, kişiyi sakinleştiren bir etki yaratır ve anksiyete seviyesini ciddi anlamda düşürür. 

Benzodiazepinler, oldukça güçlü bir yatıştırıcıdır ve hızlı etki gösterirler. Bu ilaçların en ünlülerinden biri sayılan Xanax doktorlar tarafından en çok reçete edilen ilaçlardan biri olarak kayda geçmiştir. Xanax’ın etken maddesi Alprazolam nedir diye sorulursa, beyinde GABA yani gamma-aminobutirik asit reseptörlerine tutunan ve buradaki aktiviteyi arttıran bir bileşik olduğu söylenebilir. Bu madde sinirsel uyarılmaları baskılar ve merkezi sinir sistemindeki aktiviteyi kısıtlar. Sonuç olarak da kişi kendini daha sakin, rahatlamış hisseder ve anksiyetesi azalır. 

Xanax panik atak ve anksiyete bozuklukları tedavilerinde kullanılan bir ilaçtır. Reçete ile satılan ilaç, kısa sürede etki eden oldukça güçlü bir yatıştırıcıdır. Ani ve şiddetli panik ve anksiyete ataklarına karşı kullanılır ve semptomları hızlı bir şekilde hafifletir. 

Anksiyete Bozuklukları: Kişinin hayatını olumsuz etkileyen aşırı endişe ve kaygı durumlarında Xanax bir rahatlatıcı olarak reçete edilebilir.

Panik Bozukluk: Panik ataklar kişinin hayatında aşırı korkunun yanında fizyolojik semptomlara da sebep olur. Kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme gibi semptomları hafifleten Xanax hızlı bir rahatlama sağlayarak kişinin panik ataklarını sağlıklı bir şekilde kontrol etmesini sağlar.

Kısa Süreli Stres Yönetimi: Özellikle tıbbi bir operasyon öncesi ve kişinin geçtiği yoğun stresli dönemlerde, Xanax kişiye sakinleştirici olarak yardımcı olabilir.

Alprazolam ne işe yarar sorusunun cevabı da yine aynı şekildedir. 

Xanax beyin kimyasında bazı etkilerde bulunarak beyindeki bazı aktiviteleri kısıtlamaya yardımcı olmaktadır.

GABA Reseptörleri: Beyindeki GABA reseptörleri nöronların yüzeyinde bulunan proteinlerdir. Farklı türde GABA reseptörleri bulunur ancak benzodiazepinler, öncelikle GABA-A reseptörleri olarak bilinen bir alt gruptaki reseptörlerle etkileşime girer.

GABA-A Reseptörlerinin Modülasyonu: Benzodiazepinler, GABA-A reseptörlerindeki spesifik noktalara, benzodiazepin bağlanma bölgeleri veya allosterik bölgeler olarak bilinen bölgelere bağlanır. Benzodiazepinler bu bölgelere bağlandığında, GABA’nın inhibe edici etkilerini artırarak reseptörün klorür iyon kanallarının açılmasını kolaylaştırır.

Artan GABA Etkileri: Klorür iyon kanalının açılmasını artırarak, benzodiazepinler daha fazla klorür iyonunun nörona girmesine izin verir. Bu klorür iyonlarının hücre içine girişi nöronu hiperpolarize eder ve böylece nöronun bir aksiyon potansiyeli oluşturma veya elektriksel sinyalleri iletme olasılığı azalır. Sonuç olarak, nöronal aktivite azalır ve sakinleştirici bir etki ortaya çıkar.

Xanax oldukça hızlı etkisini gösteren bir ilaçtır. Ağızdan alınınca yaklaşık 30 dakika içinde etkisi hissedilmeye başlar ve 1-2 saat içinde etki en yüksek seviyeye ulaşır. Xanax’ın toplam etki süresi ise ortalama 5 saattir. 

Xanax’ın yarı ömrü kişiden kişiye ciddi derecede değişiklik gösterebilir. Kişinin metabolizma hızı, yaşı, genel tıbbi geçmişi ve sağlık durumu, ilacın dozu gibi etkenler bu sürede rol oynamaktadır.

Xanax’ın hızlı etki eden ve etki süresi nispeten kısa olan bir ilaç olmasından dolayı, ilaca olan ihtiyaç ve bağımlılık kolay gelişebilmekte ve bu sebeple ilaç bağımlılık açısından tehlikeli bir sınıfa girmektedir.

Türkiye’de Xanax yüksek bağımlılık ihtimali sebebiyle yeşil reçeteli ilaçlar sınıfına girmektedir. Bu durum uzman bir psikyatr reçete etmeden kişinin eczaneden ilacı almasına imkan olmaması anlamına gelmektedir.

Xanax yalnızca ve yalnızca bir doktor tavsiyesi ve reçetesi ile kullanılmalı ve kişinin doktorun yönlendirmelerine tamamen uyarak ilacı kullanması gerekmektedir. Aksi takdirde Xanax’ın kişide yüksek bir bağımlılık oluşturma ihtimali bulunmaktadır.

Xanax birçok yan etkisi bulunan bir ilaçtır. Bu yan etkilerden herhangi birini deneyimlediğinizi düşünürseniz hemen bir doktora başvurmanız gerekmektedir.

Çok yaygın

  • Depresyon
  • Sedasyon (Sakin olma hali), somnolans (uyku hali)
  • Denge bozukluğu, koordinasyon bozukluğu
  • Hafıza bozukluğu
  • Dizartri (Konuşma veya dil ile ilgili bozukluk)
  • Ataksi (İstemli hareketlerin yapılması için gereken kas koordinasyonunun olmamasına

bağlı vücut hareketlerinde ortaya çıkan düzensizlik.)

  • Baş dönmesi, sersemlik
  • Baş ağrısı
  • Konstipasyon (Kabızlık)
  • Ağız kuruluğu
  • Yorgunluk
  • İrritabilite (Uyarılara karşı aşırı duyarlı olma durumu)

Yaygın

  • İştah azalması
  • Konfüzyonel durum (Zihin karışıklığı durumu)
  • Dezoryantasyon (Koordinasyon bozukluğu), dikkat bozukluğu
  • Libido artışı  (Cinsel istekte artma), ereksiyon (sertleşme) bozuklukları
  • Libido azalması (Cinsel istekte azalma)
  • Anksiyete (Sinirlilik veya kaygılı hissetme ya da tedirgin olma durumu)
  • Uykusuzluk (Uyuma güçlüğü ya da uyku düzeninin bozulması)
  • Hipersomni (Aşırı uyuma durumu)
  • Denge problemleri, özellikle gün içinde dengesizlik
  • Uyanıklıkta ya da konsantrasyonda azalma
  • Uyanık kalmada zorluk, halsiz hissetme
  • Titreklik ya da titreme
  • Letarji (Yaşama işlevlerinin çok zayıfladığı derin ve uzun süreli bilinçsizlik ya da sürekli

patolojik uyku durumu)

  • Bulanık görme
  • Hasta hissetme
  • Dermatit  (Derinin kızarıklık, ödem, sulanma, kabuklanma, kepeklenme gibi

iltihaplanmasıdır.) ve cilt reaksiyonları

  • Cinsel disfonksiyon  (Cinsel işlev bozukluğu)
  • Kilo değişimi
  • Bulantı

Yaygın olmayan

  • Amnezi (Unutkanlık)
  • Adet düzensizliği 
  • Mani  (Değişik davranışlarda bulunma ile sonuçlanabilen kendini aşırı mutlu ya da

heyecanlı hissetme)

  • Halüsinasyon  (Olmayan şeyleri görme veya duyma)
  • Heyecanlı veya kızgın hissetme 
  • İnkontinans  (İdrar kaçırma)
  • Sırtın alt kısmı ve diz ile kalça arasındaki bölgede (uyluklarda) adet dönemi bozukluğuna

işaret edebilen ağrı

  • Güçsüzlük veya kas spazmları

Bilinmiyor

  • Hiperprolaktinemi  (Kadınlarda prolaktin isimli süt üretimini uyaran bir hormonun aşırı

salgılanması)

  • Hipomani  (kişinin bedensel ve psikolojik olarak üst seviyelerde enerjik olması),
  • Agresyon  (Engellenme süreçleri sonunda kişide açığa çıkan saldırgan davranma

eğilimidir.)

  • Düşmanca davranışlar 
  • Anormal düşünceler 
  • Psikomotor hiperaktivite  (Kas spazmları, titreme ve seğirme gibi aşırı huzursuzluk

duyguları ile gösterilen bir durum)

  • Otonom sinir sisteminin bir bölümünde dengesizlik. Belirtiler şunları içerebilir: kalp

atımının hızlanması ve değişken kan basıncı  (Sersemlik hissi, baş dönmesi veya

baygınlık)

  • Distoni  (İstemsiz kas kasılmaları)
  • Gastrointestinal bozukluklar  (Mide ve bağırsak gibi sindirim sisteminde rahatsızlık)
  • Hepatit (Karaciğer iltihabı)
  • Karaciğer fonksiyonlarında bozukluk  (Kan testi ile ortaya çıkabilir)
  • Sarılık
  • Anjioödem (Yüzün veya boğazın şişmesine neden olan bir hastalık)
  • Periferik ödem (Eklemler, ayak veya parmaklarda şişme)
  • Güneş ışığına karşı duyarlılık nedeni ile deri reaksiyonları
  • İdrar retansiyonu(İdrarın boşaltılamaması sonucu idrar kesesinde birikmesi)
  • İntraoküler basınç artışı (Göz içi basıncının yükselmesi)

Xanax oldukça yüksek bir bağımlılık yaratma potansiyeline sahiptir. Bu durum tedavi bırakıldığında geri çekilme belirtilerinin ortaya çıkması ihtimalini oldukça arttırmaktadır. Bu sebeple ilaç tamamen doktor gözetiminde ve dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır.

Geri çekilme belirtileri tedavi aniden kesildiğinde, ilaç yüksek dozda kullanıldığında, uzun süren ilaç kullanımlarında ve alkol ya da ilaç suistimaline meyilli kişilerde ortaya çıkmaktadır.

Geri çekilme belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Baş ağrısı
  • Kas ağrısı
  • Aşırı endişe hali
  • Gerginlik
  • Tedirginlik
  • Zihin karışıklığı
  • Duygu durum değişiklikleri
  • Uyumada zorluk
  • Sinirlilik

Daha nadiren de olsa bazı durumlarda bunlarda geri çekilme belirtisi olarak sayılabilmektedir:

  • Bulantı
  • Kusma
  • Terleme
  • Mide krampları
  • Kas krampları
  • Gerçek dışı hissetme
  • Sese veya ışığa ya da fiziksel temasa karşı aşırı duyarlılık
  • Ayak ve ellerde uyuşma veya karıncalanma
  • Halüsinasyon
  • Titreme veya sara krizi

Xanax uyuşturucu sınıfına ait olmasa da uyuşturucu maddelere benzer etkiler gösterebilmektedir. Bu sebeple suistimal edilmeye açık bir ilaç olarak geçmektedir. Yüksek dozlarda veya doktor kontrolü olmadan kullanıldığında bağımlılık yapabilmektedir. Rahatlatıcı ve yatıştırıcı etkisi ilacı kötüye kullanan birçok insanın varlığına sebebiyet vermektedir.

Xanax kullananların yorumları incelendiğinde ilacın genellikle hızlı etkisi ve anksiyeteye karşı ne kadar etkili olduğu gözükmektedir. Fakat aynı şekilde Xanax kullananlar yorumları ile ilacın uzun süre kullanımından sonra ne kadar zor bırakıldığını göstermektedir. Birçok kullanıcı ilacı kullanmaya başladıktan sonra dozunu tolerans sebebiyle arttırmak durumunda kalmış ve bu da bağımlılığı arttırmıştır.

Xanax için doz aşımı ihtimali özellikle ilacın suistimal edildiği durumlarda ortaya çıkmaktadır. İlacın yüksek dozda kullanılması veya diğer ilaçlarla karıştırılması oldukça tehlikelidir. Doz aşımı ciddi komplikasyonlara yol açabilmektedir. Doz aşımı belirtileri şu şekildedir:

Solunum Problemleri: Yüksek dozda alprazolam alkol veya diğer antidepresanlarla karıştığında solunumda zorluklara yol açabilmektedir. Nefes almakta güçlük daha ciddi komplikasyonlara, komaya hatta ölüme sebebiyet verebilir.

Çoklu İlaç Kullanımı ve Artan Risk Faktörleri: Benzodiazepinlerin diğer maddelerle, özellikle opioidler veya alkol ile birlikte kullanılması, doz aşımı riskini önemli ölçüde artırır ve merkezi sinir sistemi depresyonu üzerinde kalıcı etkiler yaratabilir.

Bireysel Farklılıklar: Doz ve bireysel tolerans kişiden kişiye ciddi anlamda farklılık gösterir. Bu yüzden doz aşımı limitini tahmin etmek zordur.

Benzodiazepinleri bırakırken, bir sağlık uzmanı ile yakın çalışmak ve ilacı kademeli olarak azaltarak yoksunluk semptomlarını en aza indirmek çok önemlidir.

Xanax uzun süreli veya yüksek dozda kullanım sonrası bağımlılık yaratabilen bir ilaçtır. Beynin doğal mekanizması bu süreçler içinde bozulur ve beyin rutin çalışması için bu ilaca ihtiyaç duymaya başlayabilmektedir. 

Benzodiazepinler, rahatlama, öfori ve yatışma hissi yaratmaktadırlar. Bu sebeple bağımlılığa yol açma ihtimalleri oldukça yüksektir. Bağımlılığın gelişimine katkıda bulunan faktörler iseşu şekilde sıralanabilir:

Artan Dopamin Salınımı: Benzodiazepin sınıfına ait alprazolam beyinde zevk-ödül ile bağlantılı olan nörotransmitter, dopaminin salınımını düzenler. Bu etki sebebiyle de vücut sürekli ilacı isteyebilmektedir.

Tolerans ve Bağımlılık: Alprazolam uzun süreli kullanımda vücutta tolerans oluşturabillmektedir. Bu yüzden sürekli bir doz arttırımı gerekecek bu da bağımlılığa yani vücudun sürekli daha fazlasını istemesine yol açacaktır.

Psikolojik İstek: Fiziksel bağımlılığın yanında Xanax psikolojik istekler de yaratmakta ve kişilerin kaygı ve panik ataklarını hafifletmek, rahatlatmak için sürekli ilacı istemesine ve kolay yola kaçmasına sebebiyet verebilmektedir.

Benzodiazepin bağımlılığı, bireyin hayatının çeşitli yönlerini olumsuz etkileyebilecek birçok komplikasyona yol açabilir:

Bilişsel Fonksiyon Bozukluğu: Uzun süreli alprazolam kullanımı, hafıza, dikkat, karar verme gibi bilişsel yeteneklerde bozulmalara yol açar.

Psikiyatrik Bozlukluklar: Benzodiazepin bağımlılığı, anskiyete bozukluğu, depresyon gibi sıkıntıların gelişimine yol verebilmektedir. Bunun yanında mevcut ruh sağlığı ile ilgili sıkıntıların da şiddetlenmesi sebep olabilmektedir.

İlişki ve Sosyal Sorunlar: Bağımlılık, kişinin sosyal ilişkilerini bozabilmekte, daha izole bir yaşama kişiyi itebilmekte ve mesleki ve sosyal işlevselliğine ket vurabilmektedir.

Kaza ve Yaralanmalar: Benzodiazepinlerin yatıştırıcı etkileri, kazalar, düşmeler gibi koordinasyon bozukluğundan kaynaklanan yaralanma risklerini arttırmaktadır.

Mali ve Hukuki Sorunlar: Bağımlılık, artan sağlık harcamaları ve ilacın yasa dışı yollarla temin edilmesiyle ilgili olası hukuki sorunlar nedeniyle mali sıkıntıya yol açabilir.

Xanax bağımlılığı tedavisi için profesyonel yardım almak elzemdir. Bu bağımlılık tedavisi için farklı yöntemler mevcuttur. Bu yaklaşımların birkaçının beraber kullanılması en sağlıklı ve etkili çözümü verecektir.

Davranışsal Terapi: Davranışsal terapi bağımlılığın psikolojik tarafı ile ilgilenmek için önemli bir yoldur. Zararlı davranışları tespit etmeyi ve değiştirmeyi öngören yöntem, başa çıkma yöntemlerini geliştirmeyi ve uzun vadeli iyileşmeyi hedefler. Xanax için bu terapi yöntemleri arasından Bilişsel Davranışcı Terapi yani BDT, Durum Yönetimi, Motivasyonel Görüşmeler gibi yaklaşımlar ön plana çıkar.

Bilişsel Davranışcı Terapi yani BDT bağımlılıkla ilgili olumsuz düşünce kalıplarını ve davranışları tanımlamaya ve değiştirmeye yarar. Kişiyi bu konuda bilinçli hareket etmeye teşvik eder.

Durum Yönetimi bağımlı olunan maddeden uzak durmak gibi olumlu davranış kalıplarını teşvik etmek için ödüllerle yapılan bir terapi şeklidir.

Motivasyonel görüşmeler ise bağımlı kişinin farklı davranışlar sergilemesi için motive olmasına yardımcı olur ve tedavi hedefine bağlılığı yeniler.

Medikal Detoksifikasyon: Medikal detoksifikasyon kişinin bağımlı olduğu maddeden çekilme süreci anlamına gelir. Sağlık uzmanlarının gözetimi altında yapılması gerekir. Kişinin maddeden arınmaya başladığı süreçtir ve duruma göre kişi yoksunluk krizi semptomları gösterebilmektedir. Maddenin kademeli olarak azaltılması ve güvenli bir şekilde kişinin vücudunun maddeden temizlenmesi gerekir.

Yatarak Tedavi Programı: Yatarak tedavi programı şiddetli bağımlılık tedavilerinde tercih edilir. Kişi bağımlılıktan kurtulmak için ona özel yapılandırılan destekleyici bir ortamda 24 saat tıbbi bakım eşliğinde maddeden uzaklaşır. Bu şekilde yoksunluk belirtilerinin kontrol edilmesi ve hastanın gözetim altında tutulması kolaylaşır. Bu süreçte kişi danışmanlık ve terapi de görür ve bireysel terapi seansları ile bağımlılığın psikolojik tarafları ele alınır. Ayrıca bağımlılılığın tekrar etmemesi için başa çıkma stratejileri de uygulanır.

Ayakta Tedavi: 24 saat gözetim gerektirmeyen durumlarda ayakta tedavi programı uygulanır. Terapi, ilaç yönetimi, sürekli destek gibi programlarla hastanın maddeden uzaklaşması ve yoksunluk semptomları için farklı ilaç takviyeleri alması sağlanır. Ayrıca tedavi sonrası sürekli destek programları ile hasta kontrol edilir.

Destek Grupları: Destek grupları çoğu bağımlı için topluluk hissi, anlayış ve rehberlik sunarak değerli bir bileşen olabilir. 12 Adım Programları yani  Anonim Narkotik (NA) veya Anonim Alkolikler (AA) gibi programlar, SMART Recovery yani bireylerin kendi iyileşme stratejilerini geliştirmelerini teşvik eden bilim temelli bir öz yardım programı, ve fiziksel olarak bir araya gelmesi zor kişiler için online topluluklar kişilerin bağımlılık sonrası hayatında önemli roy oynarlar.

Holistik Yaklaşımlar: Geleneksel tedavi yöntemlerinin yanında meditasyon ve farkındalık gibi veya doğru beslenme ve egzersiz gibi veya akupunktur, masaj, yoga gibi alternatif terapiler de bağımlı kişilerin gündelik hayatta rahatlamasını sağlayabilmektedir. Bunları içeren tedavi programlarının geleneksel yöntemlerle birleştirilince çok daha etkili sonuçlar verdiği ortaya çıkmıştır.

Xanax bağımlılığı tedavisi için Balance Lüks Yatılı Rehabilitasyon Merkezleri’ni seçmek kapsamlı tedavi arayan bireyler için cazip bir seçenektir. Üstün hizmet kalitesi ve etkili tedavi yöntemleri ile rahat ve doğal bir ortamda tedavi olmak için bu merkezleri ziyaret edebilirsiniz.

Kişiselleştirilmiş Bakım ve İlgi: Balance Lüks Yatılı Rehabilitasyon Merkezleri her hastaya özel kişiselleştirilmiş tedavi programı, bakım ve ilgi sunar.

Rahat ve Huzurlu Bir Ortam: Rahatlatıcı ve huzurlu bir ortam eşliğinde kaliteli konaklama imkanlarıyla hastanın kendini rahat ve güvende hissetmesi sağlanır. Bireylerin iyileşme süreci kendilerini rahat hissetmeleriyle her daim doğru orantılıdır. Bu ortam hastaların kendilerini iyileşme süreçlerine vermelerine yardımcı olur.

Gelişmiş İmkanlar ve Hizmetler: Bu merkezler tedavi sürecinde katkı sağlayacak geniş yelpazede programlar, hizmetler ve imkanlar sunar. Profesyonel uzman personeller, şefler, doktorlar ile kişinin en yüksek kalite hizmet alması sağlanır. Ayrıca özel hazırlanan gurme yemekler, spor salonu erişimi, spa tedavileri, holistik terapiler ve eğlenceli aktiviteler gibi imkanlar da mevcuttur. Bu ek hizmetler hastaları hem duygusal refahları açısından hemde iyileşme süreçlerini daha sağlıklı ve keyifli geçirmeleri açısından önem teşkil etmektedir.

Kapsamlı Medikal ve Psikiyatrik Destek: Merkezlerde bağımlılık tedavisinde uzmanlaşmış sağlık ekibi hizmet vermektedir. Bu sayede bireyler kapsamlı bir program içerisinde sağlıklı ve her adımda doktorlar tarafında belirlenmiş ve gözetilen bir tedavi süreci yaşarlar. Medikal detoksifikasyon, psikiyatrik değerlendirme, terapi seansları, fiziksel ile ruhsal sağlığın devamlı takibi gibi hizmetler ile hastaların tedavi süreci tamamen kontrol altında ve özel olarak devam ettirilir.

Gizli ve Güvenli Bir Ortam: Gizlilik isteyen kişiler için Balance Lüks Tedavi Merkezi üst seviye mahremiyet ve gizlilik sunar. İzole yerler ve katı gizlilik politikaları tedavi sürecine güvenli bir ortam temin eder ve kişinin dikkatini tedavi sürecine vermesine yardımcı olur.

Takip ve Sürekli Destek: Merkezler güçlü bir takip ve sürekli destek hizmeti sunar. Bu hizmetler tedabi sonrası relaps yani bağımlılığın tekrar ortaya çıkmasını engelleyici stratejiler geliştirme, mezunlar programı ile destek gruplarına yönlendirme gibi aktif olarak kişinin hayatına etki etmeye devam eder. Buradak amaç bireylerin günlük yaşamlarına dönerken sürekli bir destek sağlamak ve doğru davranış kalıpları ile sağlıklı bir tedavi sonrası süreç sağlamaktır.

Balance Lüks Rehabilitasyon Merkezleri, benzodiazepin bağımlılığından kurtulmak isteyenler için rahatlık, uzmanlık ve güvence sunarak iyileşme sürecini optimize eden bir ortam sağlar.

THE BALANCE NASIL YARDIMCI OLABİLİR

The Balance RehabClinic, varlıklı bireyler ve aileleri için lüks bağımlılık ve ruh sağlığı tedavisinde öncü bir sağlayıcıdır. Yenilikçi bilimsel yöntemler ile holistik yaklaşımları birleştirerek benzersiz, bireyselleştirilmiş bakım sunuyoruz.

Uyuşturucu TEDAVİSİNDE BENZERSİZ BİR YÖNTEM

Başarıya ulaşmış ve kanıtlanmış, kök nedenlere odaklanan bir konsept

KALICI YAKLAŞIM

0 Öncesi

Başvuru Talebi Gönder

0 Öncesi

Tedavi Hedeflerini Belirleme

1 Hafta

Değerlendirmeler & Detoks

1-4 Hafta

Psikolojik & Holistik Terapi

4 Hafta

Aile Terapisi

5-8 Hafta

Son Bakım

12+ Hafta

Refresher Ziyareti

Skip to content